Yarın bir basın toplantısı için Roma’ya gideceğimden, ineceğim Leonardo da Vinci Fiumicino Havalimanı ile ilgili bilgi topluyordum biraz. O sırada aklıma, birkaç ay önce Londra Heathrow Havalimanı’nda ilk kez karşılaştığım ve kullandığım e-Pasaport kapıları geldi. Malumunuz, Türkiye’de de bir süredir e-Pasaport dağıtılıyor ve biyometrik fotoğraf, çip vb. geyikler sürüp duruyor.
Ben Bulgaristan doğumlu bir Türk olduğum için Avrupa Birliği pasaportu taşıyorum. Bulgaristan e-Pasaporta geçeli epey oldu. Tabii AB vatandaşı olarak AB ülkelerine vizesiz ve çok kısa sürede girebildiğim için şanslıyım ama e-Pasaport kapıları bu süreci daha da hızlandırıyor. Heathrow’daki görevlinin yönlendirmesiyle e-Pasaport kapısına yanaştım, pasaportumu okuttum ve karşımdaki kameraya bakmaya başladım. Bunu yaptığımda sistem, pasaportta bulunan çipten biyometrik fotoğrafımı alıyor ve yüz tanıma teknolojisini kullanarak benimle karşılaştırıyor. Sistem onay verirse, önümdeki kapı açılıyor ve hiçbir insanla muhatap olmadan ülkeye giriş yapıyorum. Tüm bu süreç 10 saniye kadar sürüyor.
Anladığım kadarıyla Birleşik Krallık tarafından geliştirilen bu sistem şimdilik sadece İngiliz havalimanlarında kullanılıyor ama önümüzdeki yıllarda farklı ülkelere de yayılacağından şüphem yok. Türkiye’nin AB’ye girmesi -bence- zor görünüyor ama kim bilir, belki yine de T.C. vatandaşlarının AB ülkelerine girişini otomatikleştirerek süreyi kısaltan bir bir sistemi görürüz ileride. Böylece, Avrupa Birliği’nde pasaport ücretleri 20-80 avro arasında değişirken umuyorum ki T.C. vatandaşlarının ePasaport cüzdan bedeli olarak 446 TL ödemesinin bir anlamı olur.